Orjinal Adı: Seduce Me at Sunrise
Yazar: Lisa Kleypas
Çevirmen: Seden Gürel
Tür: Historical Romance
Goodreads Puanı: 4.11
Sayfa Sayısı: 350
Seri Sıralaması: The Hathaways Serisi #2
Seri Sıralaması: The Hathaways Serisi #2
Yayınevi: Epsilon
Çıkış Tarihi: 2012
İNKÂR EDİLEN BİR ARZU...İlk kitap biter bitmez hemen ikinci kitaba başlanır.
YASAKLANMIŞ, ÖZLEM DOLU BİR AŞK...
Yakışıklı bir Çingene olan Kev Merripen uzun süredir güzel ve terbiyeli Winnifred Hathaway'yi arzulamaktadır. Fakat gizemli bir kökene sahip olduğundan belirsiz geçmişinin etrafına ışık saçan hassas Win'e zarar vermesinden korkar. Bu yüzden onun cazibesine karşı koymaya çalışır ve çok geçmeden genç kız ondan çok ama çok uzağa gitmek zorunda kalır.
Merripen, Win İngiltere'ye geri döndüğünde her ne olursa olsun aşkı inkâr eden biriymiş gibi görünmeye devam eder. Bu sırada genç kızın karşısına çekici, karşı konulmaz bir talip çıkar. Kev ya şimdi harekete geçecektir ya da asla. Fakat önce kaderine dair tehlikeli bir sırla yüzleşmesi gerekmektedir, aksi takdirde âşık olduğu kadını sonsuza dek kaybedecektir.
İlk kitapta Merripen ile Win arasında bir şeyler olacağı belliydi zaten.Benimle Kal'ı okurken nolur Win Merripen ile olsunnn diye düşünüp direkt goodreadsa bakıp orda Merripen'in ismini görünce rahatlayan ben sonra Benimle Kal'a yeniden dönüp rahat rahat okuyabildi. :D
Vazgeçmem Senden'i ilk kitaptan daha çok sevdim.Bunda en büyük etken sanırım Win'in Amelia kadar gıcıklık yapmaması.Yani tamam bir iki yerde davranışlarına kızdım ama ona da hak verdim.
Malum Merripen Çingene ve geçmişi bir sır.
Win'in daha ilk sayfalardan beri Merripen'den vazgeçmeye niyetinin olmaması,aşına sahip çıkması kitabı çok sevmeme neden oldu.
İlk kitapta Amelia kaçtıkça Cam peşinden gidiyordu,bunda da tam tersine Win kovaladıkça Merripen kaçtı.Merripen'in kendine göre nedenleri olsa da bazen sinir bozucu olabiliyordu.
Eh bir aşığı yoldan çıkarmanın en kolay yolu belki de münasip bir rakip. :P
Merripen içinde bu Win'in Fransa'dan gelirken yanında gelen pislik doktoru oldu. *-*
Merripen ne kadar çok sevsede son ana kadar bunu inkar edip durduğu için bayağı kızdım,kendince haklı nedenleri olabilir ama önünde en güzel örnek Cam ve Amelia var yahu!
Win'in doktor bozuntusunun teklif etmesine kızsamda,bir noktada haklı da buldum onu.Aşık olduğu adam onunla birlikte olmaya yanaşmıyor,bunu bırak kızın bütün adımlarını geri çeviriyor.Kızda evlenmek ve çocuk sahibi olmak istiyor.Doğal başka bir teklifi kabul eder.Buna kızsamda aslnda
iyi ki teklifi kabul etmiş yoksa Merripen duygularını asla açmazdı.
Sonuç olarak Merripen Win'i kaçırdı. :P
O anda söylediği "Sen benimsin" cümlesi süperdi ya,çok güzeldi o sahne. :D
Kitapta aynı zamanda Merripen'in geçmişini de öğreniyoruz.Aslında Benimle Kal'ı okuyan herkes Cam ile arasında bir bağlantı olduğunu anlamıştır zaten ama ne olduğunu söylemeyim yinede.
Merripen'in çocukken yaşadıklarına çok üzüldüm. :/
Hathawaylara ilk geldiği gün neler yaşadığını da öğrenmiş olduk.Yazar o konuda bizi merakta bırakmamış.Merripen'in neden kaldığını zaten herkes biliyordur eminim.
Hathaway kardeşler tek kelimeyle harika!
Her birini ayrı ayrı sevdim.Sanırım Hathawaylar Bridgerton kardeşlerden sonra en sevdiğim kardeşler olacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder