Tür: Chick Lit,Dram,Romantik
Goodreads Puanı: 4.00
Orijinal Adı: My Best Friend's Girl
Sayfa Sayısı: 491
Baskı Yılı: 2007
Çeviri: Karen Alguadiş Çelikoğlu
Yayınevi: Artemis
Birbirlerinin en yakın dostu olan Kamryn Matika ve Adele Brannon, aralarına hiçbir şeyin giremeyeceğini düşünürdü -ta ki Adele düşünülemezi yapıp Kamrynnin nişanlısı Nate ile birlikte olana kadar... Daha da kötüsü, hamile kalacak ve doğuracaktı. Kamryn bu ihanet hakkındaki gerçeği keşfettiğinde onları bir daha görmeyeceğine yemin etti.
Birkaç sene sonra Kamryn, Adeleden onu hastanede ziyaret etmesini rica eden bir mektup aldı. Adele ölecekti, Kamryne, kızı Teganı evlat edinmesi için yalvarıyordu. Oysa harika bir işi ve hareketli bir sosyal hayatı olan Kamrynin beş yaşındaki bir çocuğa ihtiyacı hiç yoktu. Özellikle de ona Natei hatırlatan bir çocuğa. Fakat Tegana bakacak başka kimse olmadığına ve Adele de ölüm döşeğinde yattığına göre, Kamrynin seçim şansı var mıydı ki? Genç kadının affedişe, aşka, sorumluluğa ve en önemlisi de kendi kendini anlamaya doğru uzanan zor yolculuğu böylece başlamış oldu.
Dün gece başlayıp sabaha bitirdiğim başka bir kitap daha.(Üç hafta önce taslağı hazırladığımda dediğim cümle.Üzerinden uzun zaman geçti tabi,yorumu yeni yazıyorum. :D )
Konusu bakımından ilgimi çektiği için başladım ama pek umduğum gibi çıkmadı.Yanlış anlaşılmasın beğenmediğim anlamda değil aksine çok sevdim kitabı.Tabi çok sevsemde karakterlere sinir olmadığım anlamına gelmiyor bu.
Hikaye Ryn'ın doğumgününde başlıyor,eve gelen mektupların arasında bir zamanlar en yakın arkadaşı olan Adele'in mektubunu görüp okumasıyla ve dayanamayıp onu ziyarete hastaneye gitmesiyle devam ediyor.
Öncelikle Adele ve Nate'in yaptığı kesinlikle affedilir şey değil,nedeni ne olursa olsun.En çok buna kızdım sanırım,Kamryne Adele sırf hasta diye,öldü diye kendini suçladı ve affetti ama onun yerinde kim olsa aynı şeyi yapardı,bir süreliğine nefret etse ve affetmesede ben sonsuza kadar affetmemesini beklerdim. >.< Bu da yetmedi Nate'e Adele ile yatmana ben neden oldum dedi, beni daha da deli etti.Hele bir de Luke gibi muhteşem bir erkek arkadaşı varken Nate tekrar gün yüzüne çıktığında ikileme düştü.Luke için tereddüt etti, Nate ile beraber olmayı düşündü,onu öptü bla bla bla.Üstelik Luke'un onlar için yaptıklarından sonra...Bu beni daha da sinir etti.İki erkek arasında kalmasını bir nebze anlarım,mesela Ey Aşk Evliliğe Hazır Mısında bu dozundaydı ama bu kitapta beni resmen çileden çıkarttı ya sen Luke ile birliktesin hem adama seni seviyorum diyorsun hemde Nate ile bir gelecek düşünüyorsun.Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu arkadaşım.Kamryn kitabın %50sinde seni sevdiysem %50sinde yaptıkların yüzünden senden nefret ettim açık ve net.Evet Luke'un Kamryn'dan ayrıldıktan bir ay sonra eski sevgilisiyle evlenmesini öğrenenmenin şokunu yaşadım ama zaten bu tercihi Kamryn yaparak Luke'u elinden kaçırdı,adam evlilik istiyordu en başından zaten ama sen salak gibi aklını Nate kaydırırken Luke'u kaybedebileceğini düşünemedin tabi. *-*
Cam'in de Luke ile ayrıldıktan sonra Nate ile birlikte olması ve Luke'a ben rahibe değilim diyerek bunu belirtmesi sinir krizi geçirmeme neden oldu.Cidden sinir krizi geçirdim yani eğer kitap elimde olsaydı yırtardım o sahnelerde kesin. -_-
Neyse kitapta sinir olduğum olayları yazdığıma göre diğer şeylere geçebilirim. :D
Kitabın bana göre en favori karakteri Luke.Adamım sen nasıl bir şeysin böyle yaa.Son anlarda yaptığın şeyi bile affettim bak o kadar çok sevdim seni. :D
Luke başlarda biraz Kamryn'e karşı temkinli davransa da onu tanıdıkça ona çekilmekten kendini alamadı.Hemen hemen her olayda ve her gün Kamryn ve Tegan ile zaman geçirdi.Tegan onu öz babasından bile çok sevdi.
Kamryn'in yaptığı şey cidden zor bence.Böyle bir durumda ben olsaydım ne yaaprdım diye düşünüyordum da her gün o çocuğa baktığımda üzüldüğüm şeyleri hatırlardım,ihanete uğradığımı her zaman hatırlamış olurdum bu yüzden onu dedesinin elinden kurtardıktan sonra büyük ihtimalle yurda verirdim.Tabi öyle bir durumda olmadığım için böyle konuşmak kolay geliyor ama diğer türlüsünü yapabilir miydim bilmiyorum.
Kitap konu bakımından ağır bir dram gibi duruyor ama tam aksine chick litten bir farkı yok,yer yer duygulandırsa da çoğunlukla güldürüyor ve arada birde sinir krizleri geçirmenize neden oluyor.
O ayrılıktan sonra Luke'un aylar sonra geri dönmesi ve çok kolay barışmaları bana tuhaf geldi,ne bileyim biraz daha açıklama,tartışma olsaydı. *-*
Bu arada karakterlerden birinin siyah olduğu okuduğum ikinci kitap.Kamryn siyahiydi.Zaten yazarda zenci ve sanırım çoğunlukla kitaplarındaki karakterler böyle.Buna itirazım var mı? Kesinlikle hayır.Çok sevdim bunu hem. :D
Yazarın Artemis'ten çıkan tek kitabı,keşke yazarın kitabını çıkarmaya devam etselermiş diye düşünürken google amca sağolsun,Doğan Kitap'ın diğer kitaplarını çıkardığını gördüm.Gerçi üç kitabını çıkarmış umarım diğer kitaplarını da çıkarırlar tez vakitte ve bende çıkan o üç kitabı bir an önce okurum umarım. :3
Kitap okuma hızına bayılıyorum canım. Gece başlayıp sabah bitiriyorsun ne güzel. Ben gece çok fazla okuyamıyorum. Uykum gelene kadar 20 sayfa okusam mutlu oluyorum :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim ablacım,boş vaktim çok olduğu için okumakta zorluk çekmiyorum. :)
SilEğer kitap beni sarıyorsa uykuyu boşverip kitaba sarılıyorum.Tabi benim gece gece kitap okuma şeklim yorgan altında telefon ışığıyla oluyor genelde. :D
Canım benim, bak okumak isteyen insan her şekilde fırsat yaratıyor işte.
Sil