Yazar: Jennifer Royce
Tür: Historical Romans
Goodreads Puanı: 5.00
Sayfa Sayısı: 504
Yayınevi: Mortena Yayınları
Çıkış Tarihi: 2016
Kayla FiltzWalter'ın en uçuk hayalleri arasında bile bir Dük ile evlenmek yer almamıştı. Fakat babasından kendisiyle evlenmek için izin isteyen Sutherland Dükü sayesinde ayağına gelen kısmeti de geri tepecek değildi.
Hatta lanet olasıca Dük düğünde hemen sonra kayıplara karışmasaydı ona âşık bile olabilirdi.
Sutherland Dükü, Stafford Markisi Falcon Francis Egerton kapısına dayanıp karısı olduğunu iddia eden egzotik ve bir o kadar da çekici ama aynı oranda yalancı bir kadına pabuç bırakacak değildi. Bu tür oyunları çok iyi bilirdi ve tuzağa düşmeye niyeti yoktu.
Kadının deli olduğuna yemin bile edebilirdi. Ta ki bu egzotik güzel kendisini kaçırıp da evlendiğini bilmediği karısı olduğunu kanıtlayana kadar...
- "Bazen ansızın yüreğine senden izinsiz giren birini kabullenmek zorunda kalırsın."
Sekiz gündür falan elime kitap almamıştım ve uzun zamandır historical romans okumamıştım.Kitaplara ve historical romanslara böyle muhteşem bir kitapla dönüş yapmak harikaydı.
Jennifer Royce'un ilk kitabı Gözlerinin Esareti'ni çok beğenmiştim ama bu kitabı ondan da çok sevdim sanırım.Ya bir kere kurgu muhteşem,haliyle karakterlerde öyle.❤
Bazı zamanlar gerek Falcon'a gerek Kayla'ya kızsamda, her bir satırını yüzümde aptalca bir gülümsemeyle okudum.
Yazarın dili o kadar akıcı ki kitaba bir başladım, elimden bıraktığımda kitap bitmişti.
Giriş kısmını okuduktan sonra ilk bölümden bir kaç sayfa okuyunca tekrar girişi okudum.Giriş kısmı Kayla'nın annesi ve babasının hikayesi sanırım. Onların aşkı da çok güzeldi.😍
Kayla'nın yarı çingene olması,onlar gibi yaşaması kitaba ayrı bir güzellik katmıştı.
Falcon desen yahu sen nasıl tatlı dilli,karizmatik bir düktün öyle.😍 Senin o kıskanç hallerini napacağız acaba? :D
Her şey bir oyunla başladı ve oyunla bitti. İlk önce Kayla Falcon'u kaçırdı,sonra da Falcon Kayla'yı kaçırdı.😈
Yaa birbirleriyle inatlaşmaları,meydan okumaları,aşkları o kadar güzeldi ki kitabı tekrar tekrar okurum artık.❤
Kitabın ismi de bu çiftimize çok uymuş,kurguyu anlatıyor.
Jael ve Trisha'nın sürekli birbiriyle inatlaşması sonradan aşık olacaklarını düşündürdü bana ama Hayal Perest sağ olsun sürekli Jael ve Trisha hakkında ne düşünüyorsun diye sora sora en sonunda Hırçın Gelin'in onların hikayesi olduğunu söyledi.
Jael Kayla'nın anne tarafından kuzeni,Trisha'da baba tarafından.Jael'in de çingene olduğunu söylememe gerek var mı? 😏 Eh onu da acayip merak ediyorum doğal olarak.
Bölüm başlarında çingene bir kız ve çingene arabası var görselde görüldüğü gibi.Kitabı okurken aklıma Kayla olarak hep o çingene kız olarak geldi. Ama güzel kız şimdi.Ebru'nun ellerine sağlık.Bölüm başlarını çok beğendim ben.
Bölüm başlarında çingene bir kız ve çingene arabası var görselde görüldüğü gibi.Kitabı okurken aklıma Kayla olarak hep o çingene kız olarak geldi. Ama güzel kız şimdi.Ebru'nun ellerine sağlık.Bölüm başlarını çok beğendim ben.
Yazarcığımız aynı zamanda bölüm sonlarında bir buçuk sayfalık bir çingene hikayesi de anlatmış.Hikayede ölmekte olan çingene bir anne oğullarına mutluluğu bulmalarını söylüyor ve böylece üç kardeş kendi mutlu sonlarını arıyor.Çok ama çok güzeldi bu hikayelerde.Yalnızca Marco'nun hikayesi böyle bitmeseydi keşke.😔
Tamam mutlu son onunki de ama ben daha farklı bir son olsun isterdim. Eğer hem eğlenceli hem romantik hem de historical romans okumak isterseniz hiç tereddüt etmeden bu güzel kitabı alıp okuyun.❤
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder